Kategori: Faydalı Bilgiler

Çocuklarda kabızlık sorunu

Basit tanımıyla dışkının sıklığı, kıvamı ve kalınlığında değişiklik olması veya kişinin dışkılama sırasında zorlanması durumu olan kabızlık her yaş grubundan insanlarda görülebilir fakat çocuklarda kabızlık tedavisi daha zordur. Yetersiz beslenen, yeterince lifli gıda tüketmeyen, aşırı miktarda inek sütü içen çocuklarda bu sorun daha çok görülür. Bebekler ve çocukların dışkılama sayısı yetişkinlerinkinden daha fazladır. Anne sütüyle beslenen yeni doğanlar altın sarısı renginde ve cıvık bir kıvamda olmak üzere günde 8-10 kere dışkılayabilirler. Bu sayı 1 haftalık bebeklerde günde ortalama 4 kereye, 1 yaşındakiler de 2 kereye kadar iner. 4 yaşındaki bir çocuğun dışkılama sayısı artık erişkinlerinki gibidir; yani günde 3 kereyle haftada 3 kere arasında değişebilir.

Kabızlık 1-4 haftadır devam ediyorsa kısa süreli, 1 ayı aşkın zamandır sürüyorsa uzun süreli kabızlık olarak tanımlanır. 6 aydan fazla süredir devam eden kabızlık ise dirençli kabızlık kategorisine girer. Çocukluk çağında kabızlık bağırsak yapısındaki sorunlar, çocuğun günde yarım litreden fazla su içmesi, sürekli katı gıdayla beslenmesi, ailede bağırsak yavaşlığı durumu olması, çocuğun ihtiyacı olduğu halde tuvalete gitmemesi, doğuştan gelen bağırsak genişliği vb. sorunları olması gibi etkenlerden kaynaklanır. Fakat durumun devam etmesine yol açan şey çoğunlukla çocuğun dışkı yaparken hissettiği ağrıdan kaçınmak için kakasını tutmasıdır. Çıkan dışkı sertliğiyle anüsü zedeler, bu yüzden dışkılama sırasında şiddetli bir ağrı yaşanır ve bu sebeple çocuk kakayı ertelemeye gayret eder. Rektumda kalan dışkı zaman geçtikçe daha da sertleşip tıkaç haline gelebilir, bu da kabızlığın artan bir şiddetle devam etmesine yol açar. Sert dışkının kanamaya yol açması da mümkündür, bu yüzden bir çocukta rektal kanama olduğu zaman önce kabızlık ihtimali araştırılır.

Çocuklarda kabızlık tedavisi zaman alan ve zorlayan bir süreçtir. Tedavinin esası yeterince sıvı, kalori ve posa alınmasını sağlayan bir diyete dayanır. Anüste kabızlığın yol açtığı çatlaklar varsa bunların ılık su banyosu ve rahatlatan, iyileşmeyi hızlandıran kremlerle tedavi edilmesi yoluna gidilir. Rektumda birikip tıkaçlaşmış dışkılar lavman yoluyla dışarıya alınır ilaç tedavisiyle yumuşak dışkılamanın sağlanmasına çalışılır. Doktorun önerilerini tam olarak uygulamak önemlidir; ilaçlar gereken süre boyunca ve verilen dozda kullanılmazsa kabızlığın süresi uzayabilir.

Çocuk depresyonu nasıl tedavi edilir?

Çocuklar büyüme ve gelişme sürecinde yetişkinlere bağımlı, onlar tarafından kontrol edilip yönlendirilen bir hayat sürerler ve bu süreçte gerek içinde bulundukları gelişim basamağına, gerekse hayat biçimlerine, içinde yaşadıkları ve tanık oldukları durumlara bağlı olarak değişik duygu durumları yaşarlar. En basit tanımıyla kişinin kendisinde stres yaratan durum ve olaylara verdiği tepki olan depresyona çocuklar ve ergenler de maruz kalabilirler. Çocuk depresyonu yetişkin depresyonuna göre daha zor kabul ediliyor fakat ortada böyle bir gerçek var. Araştırmalara göre annesinden bir sebeple uzun süre ayrı kalması ve ona şefkat gösterip ilgilenecek birilerinin olmaması durumunda bir bebek bile depresyon geçirebiliyor.

Çocuk depresyonu tedavisi ilaçla tedaviyi de kapsayan çok yönlü bir uygulama şeklinde gerçekleştiriliyor. Birçok ebeveyn depresif olduğu tespit edilen çocuklarına ilaç verilmesine kuşkuyla yaklaşıyorlar fakat psikologlara göre sorunu çözmek için bu zorunlu. Depresyon hemen her zaman birtakım davranış bozuklukları şeklinde ortaya çıkıyor. Bu davranış bozuklukları düşüncelerin bozulmasından, düşüncelerin bozulması ise beyin kimyasında oluşan değişiklikten kaynaklanıyor. Çocuklarlara yazılan antidepresanlar düşünce süreçlerini etkileyerek beynin bozulan kimyasını düzeltiyor. İlaç kullanımı çocuklara önerilen depresyon tedavisinin sadece bir ayağı. Başarılı bir sonuç için anne babanın da tedavi sürecine katılması, aile danışmanlığı ve terapisi de yapılması gerekiyor. Çocuk depresyonu için uygulanan psikoterapi süreci oldukça yorucu bir süreç. Anne baba içtenlikle ve maksimum seviyede işbirliği yaparsa tedavinin başarı şansı da yükseliyor.

Annenin çeşitli sebeplerle çocuğuyla bağlantı kuramaması bebeklerde ve küçük çocuklarda depresyona yol açabiliyor. 0-18 ay dönemi anne-çocuk ilişkisi açısından çok önemli. Bu dönemde aralarında sağlıklı bir ilişki olursa bebek kendine ve dış dünyaya güven duyuyor, aksi takdirde depresyon veya iletişim bozuklukları yaşayabiliyor. Duygusal açıdan ihmal edilen, ihtiyaçları gerektiği şekilde karşılanmayan, fiziksel temasla yeterince sevilmeyen bebekler ve çocuklar depresyona girebiliyor ve bunu davranış diliyle ifade ediyorlar. Örneğin sürekli ağlıyorlar veya kilo kaybediyorlar, huzursuz davranışlar sergiliyorlar, gaz problemleri veya sindirim sorunları yaşıyorlar, kapıları çarpmak-oyuncaklarını kırpmak gibi tepkiler veriyorlar. Depresyonun etkisindeki bir çocuğun gelişim süreci de aksıyor; yürümesi, tuvalet alışkanlığı kazanması veya motor becerileri edinmesi gecikebiliyor.

Hasta Yakını Stresi ve Durumu Kolaylaştıracak Tavsiyeler

Kronik bir sağlık sorunu olan birine bakım vermek alışveriş yapmak, yemek hazırlamak ve yedirmek, kişinin ve yaşadığı …

Bebekler Ne Zaman Su İçebilir?

Boğazınızın kuruduğunu hissettiğiniz sıcak bir günde doğal olarak bir bardak suya uzanırsınız. Bu, 2 – 3 aylık …

Kreş Seçerken Dikkat Edilmesi Gereken 8 Nokta

Çocuğunuzu bir kreşe vermeyi düşünüyorsanız onun için en iyi şartları sağlayacak bir yer bulmayı istersiniz. …