Kategori: Faydalı Bilgiler

2015 Anneler Günü: 10 Mayıs Pazar

Tüm dünyada Mayıs ayının ikinci pazar günü “Anneler Günü” olarak kabul edilir ve kutlanır. Her insan bir annenin yavrusudur, kainattaki her canlıyı bir anne dünyaya getirmiştir. İnsan cinsinin annesi yavrusunu karnında dokuz ay boyunca taşır ve artık vakti gelip de dünyaya getireceği zaman görevi bitmiş değildir. Bu sefer de türlü zorluklarla ve sancılar eşliğinde yavrusunu dünyaya getirir. Doğduğumuz günden itibaren fedakarlıklar başlar ve ömür boyu devam eder. Bir anne için evladı ömür boyu yavrudur ve onun savunmasına ihtiyacı vardır. Annelerin gözünde evlatları kaç yaşlarında olurlarsa olsunlar her zaman çocuktur. Her anne için kendi evladı en özeldir, en güzeldir ve en iyidir. Annelerin çocukları için yapamayacakları şey yok gibidir ve hayatları boyunca evlatları için çabalar dururlar.

Annelerin sahip olduğu üstünlük, sevgileri ve şefkatlerinin sınırları kelimelerle ifade edilebilecek şeyler değildir.

Özellikle de bir yavruyu kendi bedeni içinde büyütüp dünyaya hazırladığından olsa gerek, babalardan daha hassas ve daha özeldirler. Annenin evladına duyduğu sevgi dünya üzerinde başka hiçbir sevgi ile kıyas edilemez. En sıcak ve en samimi, karşılık beklemeden verilen tek sevgidir. Bu nedenle annelerin sevgisine sevginin en kutsal hali diyebiliriz.

Bu kutsal sevgiyi başka sevgilerle kıyaslamak bile mümkün değildir. Annesi için yavrusu nasıl bir melek ise aslında anneler de yavruları için bir melektir.  Annelerimiz olmasa başka kim bizi bu kadar içten ve hiçbir şey beklemeden sevip, her türlü hatamızı kabul edip bağrına basabilir? Hastalandığımızda başka kim sabahlara kadar gözünü kırpmadan bekleyebilir? Dünya üzerindeki her türlü aşk, sevgi, sadakat bir gün son bulabilir ya da ilk gün olduğu gibi devam etmeyebilir fakat annenin evladına duyduğu sevgi bir gün olsun azalmaz, kaybolmaz.

Annelerimize var oldukları müddetçe hak ettikleri değeri vermeli ve bunu hissetmeleri için elimizden geleni yapmalıyız. Onları üzmek bir kenara, asla ve asla kırmamalıyız. Anneleri hayatta olan insanlar hiç şüphesiz dünyanın en şanslı ve mutlu insanlarıdır. Bu nedenle annelerimiz bizimle iken onların değerini bilelim. Bir evlat için en kötü ve tamiri olmayacak tek şey annesinin değerini maalesef ki onu kaybettikten sonra anlamış olmaktır. Anneler Günü annelerimize duyduğumuz sevgiyi ve muhabbeti göstermek için güzel bir vesile olabilir belki ama onların değeri elbette sadece bir gün anlaşılacak bir şey değildir. Annelerimiz bizler için her gün, her saat, her saniye en değerli, en özel varlıklardır. Annelerimiz gerçekten hayattaki en kıymetli varlığımızdırlar, kıymetlilerimizdirler. Bu günü fırsat bilip annelerimizle güzel bir gün geçirmeyi, onların gönlünü hoş etmeyi unutmayalım.

Dünyanın en kutsal sevgisine sahip olan annelerimizin kıymetini bilelim, onların yerinin kimse tarafından doldurulamayacağını aklımızın bir köşesine not edelim. Sadece bu özel günde ilgilenip yılın diğer günlerinde unutmayalım. Emin olun ki, yaşadığımız sürece bulabileceğimiz en koşulsuz sevgi onlardan gelen sevgidir.

 

Yaşlılık Psikolojisi ve Yaşlı Bakımı

Dünyada yaşlı nüfus oranının giderek artması yaşlı rehabilitasyonu konusunun öneminin de artmasına yol açıyor. Yaşlı bireyler, yani 65 yaş ve üzerindeki insanlar bedensel, toplumsal ve ruhsal açıdan birtakım zorluklar çekmeye başlarlar. Ailelerdeki yaşlılara hayatın bu döneminde yardımcı olabilmek için yaşlılık psikolojisi hakkında bilgi edinmek gerekir. Böylece yaşlı bakımı daha bilinçli bir şekilde yapılır ve bireyin bu süreci daha pozitif, sağlıklı ve mutlu geçirmesi sağlanır.

Yaşlıların yaşamdan hoşnutluk duymalarını sağlayacak şeylerden biri arkadaşları, yakınları ve komşularıyla ilişkilerinin devam etmesidir. Yaşlılar çeşitli sebeplerle artık eskisi gibi ilgi görmemeye ve yalnızlaşmaya başlarlar. Bu sebepler yaşlı kişilerin yaşıtlarının bir kısmının sağlıksız, bir kısmının vefat etmiş olması; çocukların evlenip evden ayrılmış ve torunların da büyümüş olması; kendilerine duyulan ihtiyacın azalmış olması olarak sıralanabilir. Öte yandan yaşlı insanlar, seviyesi kişiden kişiye değişen bedensel zorluklar yaşamaya başlarlar. Daha yavaş hareket eder, daha çabuk yorulurlar, seri hareket etmekte zorlanırlar, hareketleri kısıtlanır. Bu da dışarıya çıkıp sosyal etkinliklere katılmalarını zorlaştırır. Yaşlı bireyler, onları dinleyen pek fazla kimse olmadığından, fırsat buldukları zaman uzun uzun konuşmak, bir şeyler anlatmak isteyebilirler. Ailedeki yaşlıların bu tutumu insana hoş da, sıkıcı da gelebilir. Fakat her halükarda onları dinlemeye zaman ayırmak gerekir, kendilerini yalnız ve gereksiz hissetmeleri ancak bu şekilde engellenebilir. Ayrıca bu doğru, güzel ve insani yaklaşım kişinin kendini daha iyi hissetmesine yol açar. Yaşlı bakımı yapmak, hele ki bireyin önemli sağlık sorunları varsa, hiç de kolay olmayabilir. Ama şunu unutmamak gerekir: Kimse böyle güçten düşmeyi, enerjisinin azalmasını, eskisi gibi aranıp sorulan biri olmamayı, kendini faydasız ve gereksiz hissetmeyi arzu etmez. Ama uzun bir ömür süren herkes bir gün bu durumları yaşamak durumunda kalacaktır. İnsanın ailesindeki ve çevresindeki yaşlılara karşı davranışlarını buna göre ayarlaması gerekir.

İnsanın mutlu olması, kendini iyi hissetmesi için aktif olması, umutları ve hedefleri olması, bir şeyler başarması gerekir. Kişinin yaşı ilerledikçe bu gibi imkanları azalmaya başlar. Yapmak istediği şeyler olsa bile bunları yapacak enerjisi yoktur, ayrıca teorik olarak önünde uzun vadeli hedeflerini gerçekleştirecek kadar zaman da yoktur. Toplumdaki işlevleri azalır, insanlar ona eskisi kadar ihtiyaç duymamaya başlarlar. Bu durum bireyin boşluğa ve umutsuzluğa düşmesine yol açar. Hayatını işine, mesleğine adamış olan kişiler bu açıdan daha büyük zorluk çekerler; çünkü emekli oldukları veya aktif olarak çalışamayacak kadar yaşlandıkları zaman, insanlar kendilerine iş konusunda danışmadığı zaman çökerler. Optimal yaşlanma için kişinin bağlantılarının eskisi gibi olmasa da devam etmesi, etrafında birileri olması, sosyal hayatının ve insan ilişkilerinin sıfırlanmaması gerekir. Yaşlıların bu konuda yardıma ihtiyaçları olacaktır. Aile üyeleri aralarındaki yaşlıların hayatlarında birtakım aktiviteler, eğlenceler olması için yardımcı olabilirler.

Yaşlı ve / veya hasta bir kişiye doğru bakım verilmesinin başlıca koşulları şunlardır:

Bireyin sorunlarının ve önceliklerinin belirlenmesi

Sağlık sorunları için yeterli desteğin sağlanması

Kişiye yaşlılık sürecine dair doğru ve gerçekçi bilgiler verilmesi

Yaşlı bireye, varlığının önemli olduğunun hissettirilmesi

Becerilerini arttırmasının ve kullanmasının sağlanması

Bireyin çevresiyle ilişki kurmasının desteklenmesi, ilişkilerinin artmasına yardımcı olunması

 

 

Hasta Yakını Stresi ve Durumu Kolaylaştıracak Tavsiyeler

Kronik bir sağlık sorunu olan birine bakım vermek alışveriş yapmak, yemek hazırlamak ve yedirmek, kişinin ve yaşadığı …

Bebekler Ne Zaman Su İçebilir?

Boğazınızın kuruduğunu hissettiğiniz sıcak bir günde doğal olarak bir bardak suya uzanırsınız. Bu, 2 – 3 aylık …

Kreş Seçerken Dikkat Edilmesi Gereken 8 Nokta

Çocuğunuzu bir kreşe vermeyi düşünüyorsanız onun için en iyi şartları sağlayacak bir yer bulmayı istersiniz. …